bugün
- sözlükteki fosiller25
- fatih ürek ile elti gelin görümce13
- 17 nisan 2024 manchester city real madrid maçı10
- fındıklı belediyesinin banyosu11
- kuva'i milliye ne ise hamas da o dur11
- selefi11
- artık kızlara bakmıyoruz kampanyası19
- mühendislerin memur olmayı düşünmemesi24
- icardi1905 silik olsun kampanyası12
- başıboş köpek sorunu48
- anın görüntüsü15
- 56 yıldır hiçbir kadınla iletişim kurmayan adam9
- evleneceği adama evi üzerime yapalım diyen kız18
- yazarların en rum özelliği14
- yeşil gözlü erkek22
- bir kadınla yakınlaşmak15
- türkiyenin artık sefalet listelerinde yer bulması39
- yakışıklı motorcu müzisyen sempatik karizmatik11
- bik bik pilavı13
- klarnet calan sarapci koala 610
- israil13
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması11
- hoşlanılan kıza mesaj atma bahaneleri20
- icardi190518
- camilerin ahır yapılması24
- uludağ sözlüğü geliştirme önerileri11
- 183 yapılı yeşil gözlü beyaz tenli dalgalı saçlı13
- bu günlerde baykar'a saldırılmasının nedeni8
- isviçreden anayasa italyadan ceza kanunu alan ülke9
- ölen amcasını kredi için bankaya getiren kadın12
- israil'deki atatürk büstü10
- kaybolan eşyayı bulma yöntemleri11
- uludağ sözlük yakıt tüketimi veritabanı8
- junkman10
- esra'yı aç esra yı11
- yeşil gözlü 180 üzeri kel olmayan erkek17
- sevişmek10
- türk erkeğinin seks konusunda rezalet olması22
- evli 2 kız kardeşin pubgde tanıştığı adama kaçması24
- cumhurbaşkanı olduğumda bakan yapacağım yazarlar9
- fuhuş operasyonunda veresiye defteri bulunması11
- merkez bankası'nın 818 milyar tl zarar etmesi22
- güzel sözlük kızları8
- eski sevgiliye dair bir anı bırak9
- evinde silah bulunduran yazarlar19
- bik bik'ın aşkı10
- yahudilerin hitler nefreti mide bulandırıcıdır12
- hakan ural tevfik göksu osman gökçek17
- monako yat kulübünde istakoz yiyen akp'li vekil18
- necmettin batırel8
entry'ler (537)
Kahve içmeden güne başlayamayanlardanım. iyi ki bulan bulmuş. Minnettarım.
“Aramızdaki mesâfenin adıdır nâsip.
Herkes birbirine nâsibi kadar uzak,
Nâsibi kadar yakın.."
*
Mevlana
Herkes birbirine nâsibi kadar uzak,
Nâsibi kadar yakın.."
*
Mevlana
Bakmayın siz benim kuru bir yaprak gibi sallandığıma...
Köküm sağlamdır sarsılsam da kopmam dalımdan...
Öyle kolay değil, rüzgarın önüne kapılıp gitmem...
Son ana kadar vazgeçmem yaşamaktan...
Ne fırtınalar koptu, benim hayat dallarımda...
Hiç birinde vazgeçmedim umutlarımdan...
içimde kıyametler kopsa da.
Ben baharıyım yarınlarımın,
Çiçek açarım her kışın ardından! !
Nazım Hikmet.
Köküm sağlamdır sarsılsam da kopmam dalımdan...
Öyle kolay değil, rüzgarın önüne kapılıp gitmem...
Son ana kadar vazgeçmem yaşamaktan...
Ne fırtınalar koptu, benim hayat dallarımda...
Hiç birinde vazgeçmedim umutlarımdan...
içimde kıyametler kopsa da.
Ben baharıyım yarınlarımın,
Çiçek açarım her kışın ardından! !
Nazım Hikmet.
"Nereye gittiğini bilen insana dünya yol verir”.
25 yaşında olmak isterdim.
Seyirlik değil ömürlük olsun.
1995-1996 yıllarına dönmek isterdim. Bu yıllarda her şey daha bir güzeldi ve daha bir samimiydi. Şarkılar başkaydı insanlar güzeldi. Her şey daha bir saf ve temizdi. Yıllar geçtikçe her şey değişti ve sanırım hepimiz değişime ayak uydurmak zorunda bırakıldık.
insanlar vardır;
Gelip geçerler hayatlarımızdan..
Kimi hiçbir iz bırakmaz ardından,
Kimi hafifçe okşar ruhumuzu,
Kimi de hüzün bırakır ardından..
insanlar vardır;
Usulca sokulurlar içimize,
Sonsuzcasına orada kalsın isteriz..
Bazıları serap gibidir,
Yokluğunda hayalleridir gerçeğimiz...
insanlar vardır;
Su gibi aziz, su gibi duru..
Konuştukça su olur akarlar kalbimize,
Kan gibi, Can gibi, Canan gibi...
insanlar vardır;
Işığı sönmüş yıldızlar gibi çaresizdirler.
Açtın mı kollarını,
Kalbine doldururlar ışığı..
insanlar vardır,
Soğuk duvarlar misali
Gülümsemenin sıcaklığını bilmezler,
Bilseler de sevmezler...
insanlar vardır,
Gelip geçerler hayatlarımızdan
Kimi depremlerle gider,
Kimi fırtınalarla…
Ben kalanlardan yanayım.
Gitmeyenlerin sadakatini ve sabrını severim,
Sarılıp bırakmayanların sıcaklığını...
Şems-i Tebrizi
Gelip geçerler hayatlarımızdan..
Kimi hiçbir iz bırakmaz ardından,
Kimi hafifçe okşar ruhumuzu,
Kimi de hüzün bırakır ardından..
insanlar vardır;
Usulca sokulurlar içimize,
Sonsuzcasına orada kalsın isteriz..
Bazıları serap gibidir,
Yokluğunda hayalleridir gerçeğimiz...
insanlar vardır;
Su gibi aziz, su gibi duru..
Konuştukça su olur akarlar kalbimize,
Kan gibi, Can gibi, Canan gibi...
insanlar vardır;
Işığı sönmüş yıldızlar gibi çaresizdirler.
Açtın mı kollarını,
Kalbine doldururlar ışığı..
insanlar vardır,
Soğuk duvarlar misali
Gülümsemenin sıcaklığını bilmezler,
Bilseler de sevmezler...
insanlar vardır,
Gelip geçerler hayatlarımızdan
Kimi depremlerle gider,
Kimi fırtınalarla…
Ben kalanlardan yanayım.
Gitmeyenlerin sadakatini ve sabrını severim,
Sarılıp bırakmayanların sıcaklığını...
Şems-i Tebrizi
Aşk abdest gibidir;
Şüpheye düşersen bozulur.Bakışlarında diyar diyar gezdiğin değil,
Bir bakışıyla diyarına gittiğin dir Aşk................ “
Şüpheye düşersen bozulur.Bakışlarında diyar diyar gezdiğin değil,
Bir bakışıyla diyarına gittiğin dir Aşk................ “
ikimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
inecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat.
Turgut Uyar
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
inecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım
Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat.
Turgut Uyar
Bütün iyi kitapların sonunda
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır
Parmağını sürsen dünyaya, rengini anlarsın
Gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
Onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
Her başlangıçta yeni bir anlam vardır.
Nedensiz bir çocuk ağlaması bile
Çok sonraki bir gülüşün başlangıcıdır.” Edip Cansever
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır
Parmağını sürsen dünyaya, rengini anlarsın
Gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
Onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
Her başlangıçta yeni bir anlam vardır.
Nedensiz bir çocuk ağlaması bile
Çok sonraki bir gülüşün başlangıcıdır.” Edip Cansever
“Yaşam size verilmiş boş bir film. Her karesini mükemmel bir biçimde doldurmaya çalışın” Ara Güler
“Hayat bir nefestir, aldığın kadar.
Hayat bir kafestir, kaldığın kadar.
Hayat bir hevestir, daldığın kadar.”
Hz. Mevlana
Hayat bir kafestir, kaldığın kadar.
Hayat bir hevestir, daldığın kadar.”
Hz. Mevlana
“Bir yıl, beş yıl, on yıl değil;
beşikten mezara kadar aramalı insan,
ama ne aradığını bilmeli.
Yaklaşıp uzaklaşmalı aradığından.
Okyanus dalgaları üstünde bir küçük tekne gibi alçalıp yükselmeli.
Yalın ayak koşmalı yollarda,
ayaklarını sivri taşlar kesip kanatmalı.
Çöllerden geçmeli yolu,
yanmalı kavrulmalı.
Sonra gözün alabildiğine ak,
soğuk ülkelere düşmeli.
Buzlar kırılmalı ayaklarının altında, üstüne kar yağmalı...”
Ümit Yaşar Oğuzcan...
beşikten mezara kadar aramalı insan,
ama ne aradığını bilmeli.
Yaklaşıp uzaklaşmalı aradığından.
Okyanus dalgaları üstünde bir küçük tekne gibi alçalıp yükselmeli.
Yalın ayak koşmalı yollarda,
ayaklarını sivri taşlar kesip kanatmalı.
Çöllerden geçmeli yolu,
yanmalı kavrulmalı.
Sonra gözün alabildiğine ak,
soğuk ülkelere düşmeli.
Buzlar kırılmalı ayaklarının altında, üstüne kar yağmalı...”
Ümit Yaşar Oğuzcan...
Eski bir hikayeden geldim sana
Kusura bakma.
Üstüm başım mutsuzluk içinde
Görmüyor musun
Güzel olan her şeye biraz eksiğim
Al beni seninle tamamla...
Cemal Süreya
Kusura bakma.
Üstüm başım mutsuzluk içinde
Görmüyor musun
Güzel olan her şeye biraz eksiğim
Al beni seninle tamamla...
Cemal Süreya
insanlar nasıl bu kadar değişti? Hiçbir şeyden tatmin olmayan doyumsuz, güvenilmez ve duygusuz varlıklar haline dönüştük. Bu böyle de gider sanırım.
"Modern Çağ'ın özeti: Kelime çok, anlam az. Yasa çok, adalet az. Geveze çok, konuşan az. Yürüyen çok, ilerleyen az."
'Çiçek gibi insanların kalbini kırdınız. Bahçeleriniz bahar görmesin. Kırdığınız yerden kırılın...’’ ahmet arif
Garip bir Ağustos tadı damaklarımda.
Hiç yaz gibi değil bu mevsim.
Yaz, ben gibi değil.
Ya Ağustoslar bozuldu,
Ya ağzımın tadı !
EdipCansever
Hiç yaz gibi değil bu mevsim.
Yaz, ben gibi değil.
Ya Ağustoslar bozuldu,
Ya ağzımın tadı !
EdipCansever
“Haman böceği de böcektir, uğur böceği de. ikisini birbirinden ayıran dış görünüşüdür. Birisini elimize alıp ona şarkılar söyler, diğeri ölsün diye evimize düzenekler kurarız. Yani, dış görünüş bu çağda her şeydir. Yani dışı beğenilmeyenin içi merak edilmez.” Prof.Dr.Aziz Sancar